Amasya

Şehzadeler Şehri Amasya

Eğer keşfetmek ve fark etmek üzerine bir seyahate çıkacaksanız bana göre üç şey vazgeçilmez olmalı: tarih, doğa ve kültürel miras. Milattan öncesine dayanan tarih ve hayranlık uyandıran kral kaya mezarları, şehrin içinden akıp giden Yeşilırmak’ın güzelliği, Selçuklu ve Osmanlı izlerini bugüne taşıyan ahşap evleriyle Amasya böyle bir keşif yolculuğu için ideal.

Osmanlılar döneminde padişahlar şehzadelerinin eğitimleri için Amasya’ya gönderirmiş. Bu nedenle Amasya’nın yüzyıllardır süregelen unvanı “Şehzadeler Şehri”. Şehrin tarihi milattan öncesine dayanıyor. Coğrafyanın babası sayılan Amasya doğumlu Strabon belki biraz da mitolojik hikayelerin etkisinde kalarak, şehrin kuruluşunu Amazonların kraliçesi Amasis’e atfetmiş.

Amasya’da özellikle tarih meraklılarının ilgisini çeken yerlerin başında kral kaya mezarları geliyor. Mezarlara ulaşmak için nehrin kuzey kıyısında yer alan Hatuniye mahallesinden yukarı tırmanmak gerekiyor. 18 mezarın sadece kralların gömüldüğü yer değil aynı zamanda birer tapınak olarak da kullanıldığına inanılıyor. Hemen yanındaki Kızlar Sarayı ise geçmişte hükümdarların yaşadığı yermiş.

Amasya ile özdeşleşen 19. yüzyıldan kalma evler, koruma altında. Bağdadi ve hımış tekniklerinin en güzel örnekleri olarak kabul edilen yapılar, bitişik nizamda  Yeşilırmak Nehri kenarında, tarihi sur duvarları üzerinde yer alıyor. Geleneksel Osmanlı evlerinin tüm özelliklerine sahip olan binalar şu özelliklere sahip; bodrum üzeri çıkılmış tek yada iki kat, haremlik selamlık bir düzen, avlunun yada bahçenin genellikle ortada yer almasıyla dışa kapalı bir görünüm, dışa taşan ikinci kat uygulamaları, cumbalar ve içerisinin görünmesini önleyen pencere kafesleri. 

Amasya Müzesi de görülmeyi hak eden yerlerden. Kalkolitik dönemden başlayıp Osmanlı dönemine kadar tam 12 farklı medeniyete ait yaklaşık 23.500 eseri içeriyor. En ilgi çeken bölüm ise Burmalı Minare Camii’nin altında bulunan mumyaların sergilendiği alan. Mumyaların tarihinin Moğolların Anadolu’ya akın edip Selçuklu saltanatına son verdikleri döneme dayandığı biliniyor. Moğollar akınları boyunca, arkalarında birçok küçük devlet bırakmış. Mumyaların sahibi olan İlhanlı Beyliği de bu küçük devletlerden biridir. Osmanlılar tarafından tarihten silinene kadar Amasya’da hüküm sürmüşler.

Nehir kıyısında yapacağınız yürüyüşte karşılaşacaklarınız arasında Sultan 2. Beyazıt Camii yer alıyor. Medrese, kütüphane, imaret ve çeşme gibi birbirinden farklı hizmetler sunan birçok binanın bir cami etrafında yer almasıyla oluşan külliye, bu kategorideki yapıların en iyi örneklerinden biridir. Bahçesini gölgeleyen ağaçlar arasında, yaşı 400-500 olanlar var.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir